Belçikalı Georges Simenon için roman makinesi diyebilir miyiz? Diyebiliriz, çünkü günde 60-80 sayfa yazı yazma kapasitesiyle ve yaklaşık 400 eseriyle geçtiğimiz yüzyılın en üretken yazarlarından biri oldu. Yarattığı karakterlerin içinde en önemli yere sahip olan komiser Jules Maigret'e 75 roman ve 28 öykü ile hayat verdi. Maigret aynı zamanda beyazperdenin de önemli karakterlerinden biri haline geldi.
"Bella'nın Ölümü" suç psikolojisi üzerine yazılmış bir roman. Ana karakter Spencer Ashby, sıradan bir akşam geçirdiğini düşünürken bir cinayet soruşturmasının tek tanığı ve olabilecek tek sanığı durumunda bulur kendini. O sıradan akşamının soruşturma süresince didik didik edilmesi, suçlu olmadığı halde deney faresi gibi incelenmesi, Spencer'ın psikolojisini altüst ettiği gibi, yaşadığı mütevazi hayat da aniden değişmeye başlar.
Gerek anlatım diliyle, gerek kurgusuyla, insanı boğmayan, yormayan, güzel bir kitaptı. Polisiye seviyorsanız zaten çoktan okumuşsunuzdur diye tahmin ediyorum. Yok sevmiyorum diyorsanız yine de bir okuyun derim, pişman etmez sizi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder